BEYİN YIKAMA ve MANİPÜLASYON
BEYİN YIKAMA ve MANİPÜLASYON
Beyin yıkama, çıkarcı kişi veya grupların “kendi isteklerine başkalarına sistemli bir şekilde etik olmayan yollarla, ikna edip alıştırması” Manipülasyon ise, “insanları kendi istekleri ve bilgileri dışında etkileme, yönlendirme” işlemi olup; modadan müziğe, eğitimden ziraata, siyasetten sağlığa her alana yansıtılmaktadır. AKP’nin işi gücü algıları yönetmek ve insanları arzu ettikleri sapkınlıklara, ideolojilere çekme ve seçmenleri kontrol etmek için yalan söyleyerek, duyguları kullanarak, aşağılayarak ve provoke ederek yanlış olana yönlendirme konusunda milli ve dini hassasiyetler üzerinden sömürmekte ve aldatmaktadır.
AKP siyasi çıkarı adına yapmak istediklerini kişiler arası iletişimlerle ve farklı metotlarla siyasetin bir parçası olarak topluma empoze etmesindeki amaç, her mesaj ve kampanya ile ikna olmuş seçmenlerin birlik duygusunu güçlendirmek, aynı zamanda farklı oluşumlar arasında tereddüt edenlere ilgi uyandırmaktır. Böylece kendisinin karşısında olanları toplumun tüm sorunlarından sorumlu tutuyor ve bir teklifin ya da muhalif kesimler tarafından sunulan bir öneriyi asla kabul etmiyor.
AKP yönetimi dinimizi çıkarları doğrultusunda istismar ederken cemaat ve tarikatlar ile koro halinde hareket etmekte halkımızı sömürmektedir. Örneklersek; Erdoğan, seçimlerden önce “NAS var NAS faiz haramdır. Ben olduğum müddetçe faiz artmayacaktır” diyerek inancını Allah için yaşayan halkımızı din üzerinden aldatmıştır. Çünkü, tekrar seçilince harama uçkur açtı ve faizi arttırdı, arttırmaya da devam edecek. Erdoğan’ın siyasi çıkarı için dinimizi alet ettiği ortada iken basın bağımsız olmayınca toplumun büyük bir kısmında kulaklar duymuyor, gözler görmüyor.
Ayrıca, demokrasinin dördüncü ayağı olarak bilinen yazılı ve görsel basın ile sosyal medya, iktidarın borazanı olarak AKP’nin yaymak ve dayatmak istediği idealler için bir hoparlör görevi görmekte ve halkımızı medya üzerinden manipüle etmektedir. Erdoğan tarafından manipüle edilen bazı olayları,
- Suriye’ye asker çıkarıp gerekçe olarak Suriye’nin toprak bütünlüğü ve sınırlarımızın güvenliği diyerek halkı aldatıyorlar, milyonlarca insanı yerinden yurdundan ediyorlar ama adına ‘’demokrasi getireceğiz’’ diyorlar…Milletin sırtına yüklenen mali külfet ve giden canlarımızın üstünü örtüyorlar.
- Askerî bir harekât yapıyor ve adına ‘’barış’’ Öyle mi?
- Teröristlerle müzakere ediyorlar adına ‘’barış süreci’’ diyorlar…sonuç ortada.
- 301 insan ihmalden, tedbirsizlikten maden ocağında, 11 ilimizde plansızlıktan, rüşvetten, imar affından dolayı binlerce insan toprak altında can verdi, adına ‘’fıtrat’’, kader diyorlar… Yani yine dine sığınıyorlar. İnançları gereği insanlarımız hesap sormaktan imtina ediyorlar. Oysa insanın fıtratında nankörlük, kedinin fıtratında tırmalamak vardır. Fakat bir maden ocağının, bir depremin veya bir yapının fıtratından bahsedilemez. Beceriksizliklerini haşa Allah’a yüklüyorlar.
- Tüm söylemlerinde ‘’Külliye’’ diyorlar, bin odalı bir israf sarayının üzerini örtüyorlar…
Hatırlatmak istedim. Erdoğan, tüm bu olayların üstü örtülsün, halkımız bu konuları bilmesin diye sürekli olarak demokrasimizin tüm nimetlerinden yararlanarak beyin yıkama ve/veya manüple ederek gerçek amaçlarına adım adım ilerlemektedir.
Değerli vatandaşlar, beyin yıkayarak ve birçok şeyi manipüle ederek gerçekler gizlenemiyor. Çünkü gerçeklerin açığa çıkma gibi bir huyu var. AKP yönetimi sürekli olarak Borsa, TUİK, yazılı ve görsel basın, sermaye piyasası vs. gibi alanlarda bu oyunu oynuyor.
DOĞRU PARTİ temsilcileri olarak, tüm bunlardan halkımızın zulme uğradığını, saray ve eşrafı ise zulmetmenin keyfini sürdüğünü görüyor ve görmenizi istiyoruz. Bu nedenle uyanık olmanız ve bu tür cambazlıklara prim vermemeniz gerekmektedir. Umarız ki halkımız kendisinin sahip olduğu ancak farkında olmadığı gücün geç olmadan farkına varır.
2.Temmuz.2023
Selam ve Saygılarımla
Cezmi Orkun
Doğru Parti Genel Başkan Yardımcısı
(Enerji, Tabii Kaynaklar ve Madencilik Politikaları Başkanı)